Ana içeriğe atla

Kayıtlar

TOPLUM VE DEVLET NAZARINDA GEÇMİŞ - BUGÜN İLİŞKİSİ

  TOPLUM VE DEVLET  NAZARINDA GEÇMİŞ -  BUGÜN  İLİŞKİSİ    İnsanoğlunun   bireysel  ve toplumsal geçmişiyle  kur duğu   bağ  genellikle  duygusaldır  diyebiliriz . Bu duygusallığı be sleyen unsurl ar ise   dramatik, fantastik,  travmatik  hayatlara  yansıyan   şiirler , masallar,  destansı anlatılar  gibi kültürel  öğeler gelir .    İnsanların geçmişte  olup  biten leri  anlamaya çalışma  malzemeleri ;  kültürel , ideolojik ve ina nçsal  açıdan bagajlarında taşıdıklarıdır .   Geçmişe  karşı  tutumlarını İyi -  kötü,  güzel-  çirki n,  siyah- beyaz  gibi duygusal tepkiler üzerine inşa  eden insanlar, genellikle  kim yaptı ne yaptı   sorularını sorarken , n asıl  oldu, niye oldu  gibi sorular pek semtlerine uğramaz. Bu şekilde  hem kendi l e rine , hem  geçmiş l e rin...
En son yayınlar

HAZ VE MUTLULUK İLİŞKİSİ

HAZ VE MUTLULUK İLİŞKİSİ HAZ VE MUTLULUK İLİŞKİSİ Tam da kapitalizm modellemesi. Daha fazla ve çeşitli haz, daha çok mutluluk getirir. Sürekli haz ve konfor peşinde koşalım ki daha çok mutlu olalım. Ancak hazlar sürekli değil ki. Peki nasıl olacak bu ? Mesela Everest’e tırmanmak herhalde zirveye ulaşmaktan daha haz vericidir. Bir şeyi elde etmek, amaca ulaşmak duyguları diri tutmaz. Ulaşma arzusu daha canlı ve anlamlı bir histir. O yüzden ikinci kere Everest’e çıkan birisi ilkinde yaşadığı haz yoğunluğunu yaşamayacaktır. Süresiz bir haz ve mutluluk yok. Çevrenizde duymuşsunuzdur, iyi bir işi olduğu, güzel ya da yakışıklı bir eşi olduğu, mevki sahibi olduğu, zengin olduğu halde mutsuz olanları. Her eşi güzel ve yakışıklı olan, zengin olan, mevki sahibi olan, mutlu olur diye bir genelleme yapılamaz. Bu saydıklarımıza sahip olmayanlar  için bu durum anlaşılır bir şey değil. Çünkü ortada onlar için yaşanmamış, deneyimlenmemiş  hazlar var.   İnsanlar  arzu ve hazların geç...
 EL ALEM NE DER… *Acaba toplumlar her vakit doğru iş tutar mı? Toplumla ters düşmek adına sergilenen davranışlar bazen erdemli davranışlar olabilir mi? Çoğunluk olmak her zaman haklı olmak için yeterli midir? Toplumun da çürümüş kokuşmuş adetleri, bakış açıları olamaz mı? * https://www.medyavatan.com/el-alem-ne-der/?fbclid=IwAR3vAu-3NbqU_zwKa_Qehwzb4swZZl99N6FALI8fLHNCGPH9CB4ll7TylVM
28 ŞUBAT SOĞUĞUNDA   BİR SICAK NEFES : Muhsin YAZICIOĞLU 28 Şubat süreci, 28 Şubat1997'de yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu Türk siyasi hayatına “post modern darbe” diye geçen ve 18 maddelik “irtica ile mücadele” kararlarının çıktığı dönemin Erbakan hükümetine karşı mücadele adı altında ordu ve bürokrasi merkezli süreç olarak ifade edilmiştir. Türkiye siyasi tarihine geçen bu kararların uygulanması sırasında Türkiye'nin siyasi, idari, hukuki ve toplumsal alanlarında önemli değişimler olmuştur. Muhsin Yazıcıoğlu 28 Şubat sürecinde ve öncesinde Türk siyasetinin en dik duran ismi olarak dikkat çekmiştir. O’nun bu tavrını anlamak için 12 Eylül öncesi verdiği siyasi ve sosyal mücadelesini, sağlam karekterini; millete ve devlete olan derin sevgi ve sadakatini anlamak gerekir. Muhsin YAZICIOĞLU,yaşanan karışıklık sürecinde öncelikli meselenin parlamentoyu açık tutmak ve demokrasiyi işletmek olduğunu söylüyor; dönemin Erbakan hükümetine ikazını şöyle yapıyordu. “ İradeni...
  SAĞDAN-SOLDAN -ORTADAN SİYASET   İslamcılık, Osmanlıcılık, milliyetçilik. Bu üç kavram, 20.yy başlarında, dağılma tehlikesine karşı kurtuluş reçetesi olarak Osmanlı aydını ve devlet ricalinin sığındığı siyasi kavramlar. Osmanlıcılık, Osmanlıda yaşayan, Müslim-gayr-i Müslim tebanın bir ve beraber olarak eşitliğine dayanan ve bu sayede özellikle gayr-i Müslim tebanın devlete bağlılığının devam edeceği düşüncesini ifade ediyordu. Balkanlar birer birer elimizden çıkınca bu sefer İslam coğrafyalarını bir arada tutmak adına İslamcılık politikası devreye konulur. O da 1.dünya savaşı sırasında Arap coğrafyalarının Devlet-i Aliyye'den ayrılması ile anlamını yitirir. Kala kala elde devletin kurucu unsuru olan Türkler kalmıştır ve onlarında motivasyonun diri tutulması gerekmektedir. Çünkü Osmanlı parçalanmış ve Türklük, Anadolu coğrafyasına sıkışmıştır. Bu yüzden devletin devamı için kurucu unsura dayanılmış, ancak bu sayede Türk milleti Anadolu da tutunmaya devam edebilmiştir. Yan...

KANALIMA HOŞ GELDİNİZ / https://www.youtube.com/channel/UC4t_Am0_Ekhz7JlXweu1HCA?view_as=subscriber

https://www.youtube.com/channel/UC4t_Am0_Ekhz7JlXweu1HCA?view_as=subscriber